Amanda, "Sen de hissettin mi?" diye soruyor. "Gzlerinin arkasndaki basky m?" "Evet." "Ettim. Ilacn etkisi geiyor herhalde." Birka blok yrdkten sonra binalarn sonu geliyor. Bir deniz seddi boyunca uzanan parmaklklara ulayoruz. Rad yoaktif gkyznn altnda gl kilometrelerce uzanyor ve artk Michigan Gl'n deil, engin ve gri renkli bir l andryor. Kl suyun yzeyinde birikiyor ve siyah kpkl dal galar deniz seddini dverken sularla birlikte dalyor. Geri dnerken rzgara kar yryoruz. Kl gzmze ve azmza doluyor. Ayak izlerimiz yok olmu bile. Otele bir blok kala uzaktan aralksz bir gk grltsn anmsatan sesler gelmeye balyor. Zemin ayaklarmzn altnda titriyor. Bir baka bina daha devriliyor. Kp onu braktmz yerde, otoparkn en alt katnn uzak bir kesinde bizi bekliyor. ikimiz de klle kaplyz ve bir an kapda durup stmz

ieri girip kapy kapatnca kilit kendiliinden dnyor. Yeniden basit kpn iindeyiz. Drt duvar. Bir kap. Bir fener. Bir srt antas. iki akn insan. Amanda dizlerini gsne ekip yere oturuyor. "Orada ne olmutu sence?" diye soruyor. "Bir spervolkan. Asteroit. Nkleer sava. Bilemeyiz ki." "Gelecekte miyiz?" "Hayr. Bu kp yalnzca ayn zaman ve uzam noktasnda ki alternatif gerekliklere ulamamz salyor. Ama bizim dnyamzda var olmayan teknolojik ilerlemelere imza att larsa baz dnyalar gelecee benzeyebilir bence." "Ya hepsi bu dnya gibi yok olduysa?" "ilac yeniden alalm" diyorum. "Her an yklabilecek bir gkdelenin altnda gvende deiliz bence." 179 180 Amanda ayakkablarn karp ilerindeki kl silkeliyor. "Laboratuvarda benim iin yaptklarn ... hayatm kurtar dn" diyorum. Bana bakyor, altduda titremeye balyor. "Kpn ii ne giren test gnlllerini ryamda grrdm eskiden. Kabuslarmda. Bu yaptklarmza inanamyorum." Srt antasnn fermuarn ap iindekileri karmaya balyorum.

Ampullerin ve enjeksiyon kitlerinin durduu deri antay buluyorum. Plastik kapakl not defteri. Bir kalem kutusu. Plastik kapakl bir ak. Ilkyardm an tas. Termal battaniye. Yamurluk. Tuvalet malzemesi. Iki banknot destesi. Geiger cihaz. Pusula. Iki tane bir litrelik su iesi, ikisi de dolu. Alt paket hazr yemek. "Bunlar sen mi hazrladn?" diye soruyorum. "Hayr, depodan aldm antay. Standart bir anta, kpe girenlerin hepsine veriliyor. Koruma giysisi de giymemiz ge rekirdi ama onlar almaya zamanm olmad." "Iyi fikirmi. Az nceki gibi bir dnyada radyasyon seviye si ok yksek olabilir, atmosfer koullar deimi de olabilir. Basn azaldysa -rnein ok dksekanmz ve bedeni mizdeki btn svlar fokurdayacaktr." Su ieleri beni aryor sanki. Saatlerdir, le yemein den beri bir ey imedim. Boazm susuzluktan yanyor. Deri antay ayorum. Ampuller iin zel tasarlanm grnyor, her cam ampul kendi snger yuvasnda duruyor. Onlar saymaya balyorum. "Elli tane" diyor Amanda. "Yani imdi krk sekiz tane. iki

.. " "Benimle gelmeyi planlamyordun." "Durumumuz ne kadar kt?" diye soruyor. "Drst ol." "Bilmiyorum. Ama bu bizim uzay gemimiz. Onu kullanmay rensek iyi ederiz." Eyalar yeniden antaya doldurmaya baladm srada, Amanda enjeksiyon kitlerine uzanyor. Bu kez ampulleri krp iindeki svy iiyoruz. Dilimin ze rinden kayp boazmdan inen sv tatl ama hafife boazm